İyi pazarlar diliyorum demek isterdim.
Herkesden 25. neden yazılmadı diye eleştiriler aldım. Şunu belirtmek istiyorum. Her canlının bir istirahat günü vardır ve düşmanın dahi olsa bir pazar sabahı eleştiri veya hakkında yazılmış latifelerin, olmasını istemediğim haberlerin çıkmasını kabul edemem..
Bir pazarımız var!
Değerler önemli ve bazı değerlere sizlerinde kabul etiği gibi, küstükleriniz konuşmadıklarınız, ve tavır   aldığınız halde herkesle dost olmak üzere yola çıkmış insanlar olarak kimsenin pazar muhabbetlerini bozmak istemeyiz …
Gülün dikeni derken…
25. Yazıyı neden geciktirdin diye sordular
Geç kalmış!
İşte yukarıdaki nedenlerden dolayı. Lakin son günlerde yazılması gerekenler gecikiyor ve bir kenarda Sarıyer sorunları ile uğraşıyorum..küçük sorunlar,raporlar,müdürler vs..
Üzerimizde baskı var! Toplantılar ve devamı…
Çevremizden, arkadaşlarımızdan, belki de siyasette ekip denilen kurumlar var doğal olarak..
Biz sorumluluğumuzu biliyoruz..
Arkadaşlar..
Sarıyer siyasetinde koşullar son 30 yılın gelişen yerel siyaseti gibi düzelenmiyor..
Çalışma şekilleri ve organizasyonlar değişti

*                         *                            *
Sarıyer siyasetinde bugüne kadar görmediğim tepkileri görüyorum.
Seçenekler sunuyorlar..
İl seçenekler devreye giriyor. İl’i devreye sokalım.
Genel Merkez seçenekleri devreye gidiyor..Genel merkez’i devreye Sokalım
Ve son aşama ise imza toplayalım..
Bu konuda ise farklı düşüncelerimizi söyledik..
Neden olmasın, olabilir de..
Evet sizler haklısınız.. Koalisyon sonucu oluşan bir kongre listesinin ve bunun sadece yanında bu koalisyondan kalan bir kişi olan ilçe başkanının bugün adını vermekten sakınca duyamadığım Sayın Erol Aydın ve Mehmet Deniz ekürisinin devamında oluşan yaşanılmış kongrenin seçenekleri var..
Ne yazık ki bugün böyle bir ittifak yok..koca koalisyon gitti.
Bir ilçe hiçbir zaman bu kadar yanlış yapmamış ve bu kadar yalnız kalmamıştı..Yazık.
Tuaf olan ise..
Aynı gurubun ilçe seçimlerinde birlik olduklarını sanarak bugün dağılması. ne yazık ki bir kısmını, biz gecikmiş problem olarak görüyoruz..
Sorun !
Yanlışlıkların bilinci olarak devam etmesi..
Yani, geçmiş dönem DSP Belediye Başkan adayı Erol Aydın ve bir Dönemin DSP’li meclis üyesi Mehmet Deniz.. Ve daha enterasan ise farkındasın sanırım CHP yazma cesaretim bile yok..
Korkumdan mı CHP yazmadım..yakışmadıklarından.
Yoksa sizlerin çaresizliğinden dolayı katlanmak zorunda kaldığımız ve sizlerin sağladığı koşullar mı..bunu bize zorladı, yoksa siyasi koşullar mı ?
Yazı başlığında olduğu gibi ” gülin dikeni” gülü koklamak güzeldir buna şüphemiz yok.. Bizim korkumuz gülün koparılmamasıdır..
İşte sorun.. Kopardığını sandığınız her gülün dikeni bir gün size batacaktır..
*.                          *.                     *

BELKİDE SARIYER’İ BİR KADIN YÖNETMELİ!
Yoksa Yönetiyor mu?
* * *
Önce sakin olalım .
CHP Sarıyer’in şansızlığından dolayı böyle bir ilçe başkanı ile tesadüfler sonucu birliktesiniz. Tanımadığınızı,tanıyamadığınızı ve hiçbir zaman CHP ‘li olarak destek vermediğinizi biliyorum..
Doğal şartlarda ve yaşamın derin ilişkilerinde, bir başkan adayı görmek istemediğinizi de biliyorum. Bu konuda özele girmek istemiyorum..
Sadece sabır ..
Çok yönlü ve tepkilerin yerel düşüncede farklı yansımalarını absorbe etmeye çalışıyoruz..
Her şeyin zaman var.
Gülün dikeni derken. Mesaj yerini bulmuştur!
Diken kısmını sizlere anlatıyorum. Gül kısmına ise ilerde değineceğim..
* * *
Tabi ki bunlar birer sır ve aramızda kalacak.kimse bilmeyecek, bana inanabilirsiniz, kimseye bir şey söylemeyeceğim. sadece neden ve sebeplerini oluşan koşulları yazacağım.
Sarıyer ilçesinde gelecek vaad eden bir çok kadının siyasi geleceğini. Gerçekten bir yerlere gelmesi gereken kadınların acaba erkeklerce mi? yoksa bir kadın tarafından mı? etkilendiğini yazacağım..
Yoksa, Bir kadının siyasete hızlı giriş yaptığını mı yazmamız lazım.Hem etkili, hem yetkili!!!
Tabi ki aramızda kalacak. Sizlere Sarıyer’i kim yönetiyor demeye fırsat vermeyeceğim..
Buna emin olabilirsiniz…
Gül’ün dikeni derken, dikenle ilişkilendirdim. Gül henüz yazılmadı…
Sizce. Ara seçeneklerde imza toplanmalı mı?
Bende Düşünüyorum…
Mustafa Balcı..