Son Dakika Haberler

VE TANRI BANA 15 GÜN İZİN VERDİ, CENNETİ GÖRDÜM..

VE TANRI BANA 15 GÜN İZİN VERDİ, CENNETİ GÖRDÜM..
Okunma : Yorum Yap

image Avrupalı bir kız Türk erkeği ile evleniyor. Düğünleri Türkiye’de yapılıyor.15 günlük balayından sonra, Avrupa’ya dönüyorlar. Gelinin kayınpederi kızı arıyor “Kızım ülkemizi nasıl buldun” ?. İşte vermiş olduğu cevaptır bu.
Evet Dünyada hiç bir ülkenin nasip olamadığı bir coğrafyaya sahiptir. Stratejik konumu, yer altı ve yer üstü zenginliği, güzellikleri, doğasıyla denizleri, ormanları verimli toprakları (ancak maalesef bu verimli topraklarını mahf ederek, başka ülkelere muhtaç durumuna sokarak, tarih boyunca ürettiğimiz tüm ürünleri dış ülkelerinden ithal etmek durumuna getirdiler.) Rusya’dan buğday, Fransa’dan arpa, Ukrayna’dan mısır, Yunanistan’ palmuk, Mısır’dan pirinç, Kanada’dan mercimek, Hindistan’dan ve Meksika’dan nohut alıyoruz. Fındık ABD’den çay Sri Lanka’dan, Kenya’dan,Çin’den marul İspanya’dan ıspanak,bakla İtalya’dan,lahana İran’dan,erik Arjantin’den,muz Panama’dan..
Bilindiği gibi Dünyanın en eski uygarlıklarına kültürlerine ve medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır.Ayrıca değişik insan mozayiği,tarihi eserleri ile sayılamıyacak kadar değerle dolu bir ülke.
Mö.2000 li yıllarında Hititler,Frigler,Lidyalılar,İyonlar,Urartulalr,Persler,İskender İmparatorluğu,Roma İmparatorluğu,Bizanslar,ve Osmamnlılar.Ayrıca İstanbul’un tarihine bakıldığında,en son yapılan kazı çalışmalarında(Marmaray projesi) Mö.8000.bin yıllarına ait kalıntılar bulunmuştur.Ancak tüm bu değerlerle sahip olan Ülkemiz,bizlerin dışında gelişmiş tüm dünya ülkeleri bunun farkında.Ama maalesef bu Ülkeyi yönetenler,bugüne kadar hiçbir zaman bunun farkında olamadılar.Ne yazıkki,toplumsal olarak da vurdumduyarsızlığımız devam ediyor.Ülkemizin hakimiyetini ellerinde tutanların bu güçlerini tek bir alanda yoğunlaştırmışlardır.O da,bu Ülkenin nimetlerinden nasıl faydalanabiliriz? üzerindel kurulmuştur.
Yaz ayları geldiğinde sıcaklar artınca,yurdumuzun hemen hemen hergün orman yangınlarının haberlerini duyarız.Ancak maalesef yangınların çoğunun arkasında ekonomik gücü ve yönetenlerin olduğu ortaya çıkmıştır.Çünkü yakılan ormanların belli bir zaman sonra,inşaat alanlarına dönüştürüldüğüne tanık oluyoruz.Aslında hepimiz ormanların yeşilliklerini ve içinde barındırdığı tüm canlılaların,rengarenk görümlerine hasret kalmıyormuyuz?.Yurdun can damarı olan ormanlar yakılıyor kimsenin sesi çıkmıyor.Denizler iş makineleriyle aynı ormanlar gibi kazılıp tahrip edilerek dolduruluyor gıkımız çıkmıyor.Orman arazileri 2B planı ile yerleşim alanlarına açılıyor ve yine ses yok.
Dünyadaki tüm isanlar yok edilirse,Ekolojik denge bozulmaz.Ama bir canlı türü yok edilirse Ekolojik denge bozulur.
Ormanlar ağaçlarla birlikte diğer bitkiler ve hayvanlar, mikroorganizmalar ile yaşam zincirinin kopmaması için ekolojik dengenin bozulmamasını sağlıyor. Dengelerin bozulmasından insan da nasibini alacaktır. Yani neden olduğumuz denge bozucu etkinin sonuçları yine dönüp dolaşıp bizlere ulaşacaktır.
3.köprü için kuzey ormanlarında yok edilen katledilen ağaçların ardından doğal yaşam alanları gasp edilen hayvanlar, yerlerini terk etmeye başladı. Geçtiğimiz bir ay içinde Anadolu tarafından hayatlarını tehlikeye sokarak 13 adet domuz boğazı yüzerek Rumeli tarafına geçtiler. Aslında bu durum biz insanoğluna bir uyarı bir hatırlatmaydı.
Sarıyer’de, Gümüşdere’de,Zekeriyaköy ve diğer yerlerde ormanların yok edilerek inşaat alanlarına dönüştürülmesinden sonra, yerleri işgal edilen hayvanlar sincap, tilki, sansar, kurbağa, kaplumbağalar ana caddelere çıkarak bir nevi insanoğluna ‘’ne istiyorsunuz bizlerin yaşam alanlarını yok ediyorsunuz ‘’ diye mesaj veriyorlar. Bilindiği gibi bu alanlar aynı zamanda göç kuşlarının geçiş güzergahlarıdır.
Kızılderili Reisi Seattle’nin kabilesinin yaşadığı toprakları satın almak isteyen ABD başkanına 1885’te yazdığı mektuptan birkaç satırı aktarmak istiyorum.’’biz çayırları ve ırmakları kardeşlerimiz gibi severiz. Biliyorum beyazlar bizim gibi düşünmezler. Beyazlar için bir parça toprağın ötekinden farkı yoktur. Beyaz adam topraktan almak istediğini almaya bakar ve sonra yoluna devam eder. Çünkü toprak beyaz adamın dostu değil düşmanıdır’’
Tüm bu hayvanları öldürecek olursanız nasıl yaşayabilir siniz? Canlıların yok edildiği bir dünya da insanın ruhu yalnızlıktan ölür gibi geliyor bize. Unutmayın, bugün canlıların başına gelen yarın insanların başına gelebilir. Birgün bakacaksınız ki göklerdeki kartallar , dağları örten ormanlar yok olmuş gitmiş. Yabani evcilleştirilmiş ve her yer insan kokusuyla dolmuş. İşte o gün, insanoğlu için yaşamın sonu ve varlığını sürdürebilme savaşının başlangıcı gelip çatmış olacak.
Bizlere şu söylenecektir. Doğayı yok etme pahasına kazandığınız milyarlarla bir gezegen satın alabilir misiniz? Temiz bir atmosfer edinebilir misiniz?
Kazım Çağın

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)