Etrafımız da dolaşan bazı insanlar kendilerini genç sanıyor, Gülüp geçiyorum.
Sorunları farklı, düşünceleri farklı, istekleri farklı, kendileri zaten çok farklı.
Aşılamamış sorunlar var. kendi Dünyalarında, hayallerinde, hedeflerinde, Bir şeylerle uğraşmak istiyorlar aslında, her biri kendilerinden daha değerli dostları var çevrelerinde, gülenler, ağlayanlar, sevgililer, hırslar, ihtiraslar, beklentiler.
Kendilerini ispat etme ve var olma savaşı verenler var.
Et halinde seçimler vardı, kabzımallar cirit atıyor etrafta, ağalar, paşalar “ Silahsız korkak paşalar değil ” taze et pazarında mal peşinde koşuyorlardı.
Sarıyer sahilin de bugün taze istavritler vardı. Mezatsız satılan, leğen de, seçmece yok, daldırıyorsun kovayı. Bir kaç kıvrak, birazda oynak, bazıları bayılmış, hafif yan gözle bakıyorlar, bir oyun havası içerisinde, insanın alıp pişiresi değil de bir beşlik takası geliyor içinden.
Oyun havası misali.
Ne kabzımal vardı! Nede çevre de bir hall.
Bazen şarkı söylemek lazım.
Kafaya takmamak lazım , her habere dalmamak, yazmamak lazım. Sayfamızı, klavyemizi kirletmemek lazım.
Aynaya bakmak lazım..
Beklemek!
İnsanları tanımak, “yeniden aynı insanlarla tanışmamak”, İyi ve doğruyu bilmek lazım.
Hedeflere ulaşmak için insanların çabalar harcadığı bir toplum yönetiminde, değer verilmeyen bir yer de bulunmamak gerekmektedir.
İstenmeyen yerde durmayacaksın.
Deneyeceksin yardımlaşmayı. Kabul görmediğinde. “Bilerek anlaşılmak istenmediğinde“, direnmeyecek, hırslarında mağlup olmayacaksın.
Akıllı olacaksın!
Sabredeceksin. Hızlı koşmayacaksın.
Donkişot hiç olmayacaksın.
1000 kişi olacaksın. Bir kişi olarak temsil edeceksin. Lakin hiçbir zaman geri çekilmeyeceksin. Geri çekilmemek demek, devamlı saldırı yap anlamın da değil.
Geri çekildiğin zamanı hissettireceksin.
Unutma ki tıkanma noktasında olduğunda, nefes almak için geri çekilmek zorundasın.
“Alan açman gerekecektir. Yeni sahalara ulaşmak için dinleneceksin ve yeni hedeflerine aynı yerde, aynı zamanda ve aynı insanlarla yapmayacaksın.”
Atın yorulduğunu bileceksin. Aynı atı dinlenmeden koşturan insan kolay kolay kazamaz.
Yorulmuştur.
Kendini yormaya gerek yok.
Neyin hesaplaşması. Sizlerden başka Don Kişot yok mu?
Gücünüzü, emeğinizi, doğru zamanlarda, doğru insanlara harcayarak yapacaksın. Ne güzel başlamıştı olumlu işler diyecek. Neden bıraktık diye arkadaşlarına soracaksın.
“Aslında kılavuzu değiştireceksin”.
23.19.30. bu sayıların anlamını hatırlıyormusun? Artık yok!
Senin başındakinden de ses seda zaten yok.
Bazı yerlerde sıkça gördüğün resimleri artık görüyormusun hiç? Bir tek kelime eden oldu mu? Kimin için neden ve niye diye soruyormusun!
“Hangi şerefsizin peşinden gidiyorsun, Diyecekler sana!”
Artık büyüdüğünü kabul edeceksin!
25 yaşında Millet Vekili çıkan bir ülkede Gençlik mücadelesi vermiyeceksin.
Aynaya baksan zaten büyüdüğünü göreceksin..
Şimdi şarkı söyleme zamanı.
Sil Baştan, Başlamak gerek bazen!
Hayatı sıfırlamak…….
Mustafa BALCI
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)