Son Dakika Haberler

Cemaat Dersanelerinin Yeni Adı “Okuma Salonları”

Cemaat Dersanelerinin Yeni Adı “Okuma Salonları”
Okunma : Yorum Yap

mmor“Yap İşlet Devret” modelinin son aşaması adamı böyle ağlatır.

Kendilerine verilen rolün karşılığında para da kazandılar, hizmet ettiklerini düşünerek daha canla başla çalıştılar.

Bugün TV kanalında bu sabah GYV Bşk.Yrd.Hüseyin Hurmalı konuşuyordu. “Nedir başımıza gelenler, Amerikalı dostlarımıza anlatamıyoruz” dedi. 13 yıl kaldığı ABD’de “diyalog” üzerine ihtisas yapmış bir kişi söylüyor bunu. Amerika’ya hizmet nasıl yapılır, çaktırmadan Yahudi lobileri kendilerine nasıl hizmet ettirir, bunları hiç araştırmamış.

Epanti Gülen’e Afrika Birliğinden ödül verilmiş, onu söylemek için çıktı ekrana. Nasıl çalıştıklarını, nasıl bir “diyalog” aşkıyla okullar açtıklarını anlattı. Afrika ülkelerinde yerli işadamlarının çocuklarını nasıl devşirdiklerini anlattı. AKP bu okulların şimdi kapatılmasını istiyor, bu nasıl olur, şaşkınlık içindeler. Çünkü oralardan gelen akar nerelerde harcanıyor bilen eden yok. Bedava ders verilen “okuma salonlarına” gidiyor olabilir.

Hurmalı bilmiyor ki, parasız (kamucu) eğitim sistemini tarihe gömmek üzere küresel savaş açan senin Amerikalı dostların sana “lo lo lo” çekiyor, senin gözlerine baka baka yalan söylüyor, şaşırmış görünüyor. Türkiye’de Samanyolu, Doğa Kolejleri gibi cemaatle kolkola okulları değil de neden dersanelerinin ve artık okuma salonu dediğiniz yerlerin kapatılmasını istiyor hükümet? Bu işten kimin kârı var, buna bakacaksınız. Kapitalizmin mantığından hiç haberli değilsiniz, onun için bunları yaşıyorsunuz.

Afrika gibi yerde zengin elitler size çocuklarını verirken, Türk adı altında güvenlidir diyerek veriyorlar. Asırlardır çektikleri İngiliz kumpanyalarının yerini size verdiler. İngiliz sömürgesi olmaktan kurtulacaklarını sandılar. Asıl kumpas sizin orda zengin çocuklarına özel okul açmanızdı!

Biz de çok çektik İngiliz kumpanyalarından, onların yanardöner olduklarını çocuk oyunu yapmışız:

“Anya manya kumpanya”…

Bununla ebe seçiyoruz; sağ elimizi ortaya uzattık, alta üste çevire çevire söylüyoruz. Eli teke düşen ebedir, okkanın altına o gider. Eller eşit geldiyse, söze devam; “Bir şişe şampanya!”… Evet, İngiliz kumpanyaları bizi sömürürken şampanya patlatırlar.

Biz bir Kurtuluş Savaşı vererek bozabildik İngiliz(Amerikan) kumpanyalarının oyununu. Siz hiç ders almamış gibi baştan teslim oldunuz, Atatürk’ün düşmanlarını kendinizle dost bildiniz, baştan yanlış ettiniz.

İslam ülkelerinde açıktan girmeye çekindikleri eğitime “diyalog” adı altında, sizin elinizle eğitim piyasası yarattılar. Ilımlı İslam dediler, inandınız.

Okullarınızı küresel kumpanyalara devretme zamanınız geldi, “haydi güle güle” diyorlar size. AKP eliyle, Erdoğan zaferle çıkacak bu savaştan, yani Amerikan emperyalizmi kazanacak.

İslam ile kapitalizm nereye kadar örtüşür, hiç sormadınız. Parayla ibadet, paran kadar ibadet… Çok kazan çok hayır işi yap… Köle sahiplerinin Epanti (efendi) mantığına böyle düşürüldünüz. Paranın tanrısı ile sizin tanrınız birleşti, çaresiz çarpılacaksınız.

Şeytan bir kere parayla şaşırtmasın, işte böyle ağlarsınız.

AKP bu işte nerede derseniz, o da şeytanın diğer ortağıdır. Kasalar dolusu para nasıl bir eve doldurulur, onun da şeytanlığını bilir kumpasını kurarlar. Sizi Afrika elitleriyle diyaloga götürenler ile size ABD’de 13 yıl eğitim verenler aynı güç merkezidir. AKP’yi üstünüze saldırtanlar da aynı merkezdir.

Bay Hüseyin Hurmalı, Amerikalı senatörü Diyarbakır’a kadar getirip “okuma salonları”nızı göstermişsiniz, beğenisini almışsınız. Övündüğünüz şeye bakın! Kimlerle diyalog halinde olduğunuzu söylüyorsunuz, farkında değilsiniz. Onların dünyayı hangi kumpaslarla yönettiğini bilmiyorsunuz.

Ağlamayı bırakın artık. Size hangi akıl hükmediyorsa onun esiri olmuşsunuz, ne desem boş gelir. Yine de oltaya taktığınız insanlara ders olur diye bunları yazıyorum.

Küresel piyasa canavarı peşinize düştü bir kere. Dersanelerinizin adını “okuma salonu” yapmakla ne kadar kaçabilirsiniz?

Bugün 12 Mart. Siz 12 Mart gibi NATO darbeleriyle beslendiniz, ağa babalarınız Komünizmle Mücadele adı altında Amerikan programlarında görev aldı. Siz, yani sizinkiler, Amerikancı dostlarınız, Yankee Go Home pankartı açan gençleri zindanlara attınız, katil Komer’in arabasını yakan Taylan Özgür’ü Beyazıt Meydanında güpegündüz vurarak öldürdünüz, Amerikan askerlerini denize döken gençleri darağacına götürdünüz, Kamucu-Sosyal Türk devletini ortadan kaldırmaya Amerikan programlarında görev aldınız.

Ve şimdi Amerikan kumpanyaları eğitim işini bizzat kendileri aldı, MEB’nın amacını “Küresel ekonominin gerektirdiği eğitim programlarını uygulamaktır” diye size yazdırdılar ve artık eğitimden küresel çete SPAN Amerikan şirketi para kazanacak.

Sayın Hurmalı, Abant platformlarınızı da süpürdüler, bakın. Dünya Bankasından geldi ferman, Eser Karakaş yaptı son toplantıyı. Ne konuştular iyi bakın. “Liseler okuma yazma düzeyinde kalsın, yeter” dedi. Merkezi sınavlar kalkıyor, yani sınava endeksli öğrenci hazırlamanız ve “size gelen garantili üniversiteye girer” idolünüz bitiyor. Velilerin çok daha fazla para harcayacağı eğitim piyasasına geçiriyorlar bizi.

“Parasız eğitim veriyoruz” gibi bir sihirli lambanız artık olmayacak. Vahşi kapitalizm sizi kullandı atıyor. Size verilecek yeni görev ne olabilir, düşünüyorum, aklıma ilk geleni söyleyeyim, cemaatinizi “iç savaş” planlarında kullanabilirler.

Belki de siz bunları biliyorsunuz, ama söyleyemiyorsunuz, değil mi?

Mahiye Morgül

12.3.2014

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)