Bir gün de şöyle güzel bir sabaha uyansak günah mı olur kardeşim? Yoo imkansız olamaz! Çünkü Türkiye’miz üzerine yapışan bir imaj var artık, ”Trajedik Olaylar Ülkesi”. Aksi düşünülemez!.

*Bazı özel tarihler var ki,o günlerde ( Milli Bayramlar )bari birazcık mutlu olalım diye beklerken,hadi hooop bir olay daha. Evet bizler olaylara ve gidişata her zaman hazırlıklıyızdır,ama.. manevi olarak. Fırkatlarda vardır yani.Ruhlarımız olayları yaşayanlarla beraberdir hep. Fakaaat, o olay ve hadiselerin yaşanmaması için önlem ve tedbirlere üst idare heyetimiz sayesinde hep eksiğizdir. Dedim ya,ucuz ölümlere meydan vermemek yerine ,mahal verilir BİZDE..

* Ortadoğuda’ki kanlı savaşın etkilerini ülkemizde bile yaşarken,kendi sorunlarımızı dahi göz ardı etmek ne vicdanlara sığar ne de insanlığa. Ölümler olmadan tedbirlerini önceden almak yerine,üç kuruş fazla kar etmenin peşine düşüp ihmal kazalarına sebebiyet verip ölümlere yol açanlar, insanlıktan yoksun ve adi insanlardır.

*Dün Cumhuriyet’imizin 91.kuruluş yılını kutladık.Ama hüzünlü,ama coşkulu.Bir şeyler eksik olarak.Birşeyler kayıp olarak.Ama kutlandı.Ya da ”unutturulmak istenmedi”.

Gün geçtikçe hep birşeyler unutturulmak isteniyor ya,bizler de karşı durmaya çalışıyoruz ya.Bu da öyle Bir şey işte. Unutturmamak adına! .

Çare oluyor mu? Belirsiz,

Fark ediyor mu? Umut yok,

Değişen bir şey var mı? Nafile,

Çareyi başka şeylerde aramak,başka türlü yollar denemek gerekir mi peki? EVET !

Ülkemizin daha kaybecek neyi kaldı biliniyor mu acaba? Daha ne kadar direnilecek? Yada neye karşı direnilecek? Cevabı verilmesi gereken o kadar çok soru var ki.. bu cevapları kim verecek?

Halk mı? Yoksa Devlet mi? Hükümet mi?

Cevabı kim verir bilemiyorum ama,yaşanan bu kadar olumsuzluklara,ölümlere,yasaklara,yanlışlara,eksikliklere,artık TOKAT gibi bir cevap verilmeli.Hemde çok geç olmadan.. Nihal Yeşilbaş