Son Dakika Haberler

PKK, AKİL İNSANLAR VE IŞID!

PKK, AKİL İNSANLAR VE IŞID!
Okunma : Yorum Yap

ibalci_99Gemi azıya alan PKK 1984 den bu yana kan kusmaya, kan akıtmaya, can almaya devam ediyor. Duracakları da yok! Durum bunu gösteriyor. 1984 de Kürtleri öldürmekle işe başladılar. Köye verdikleri baskınla 34 Kürt’ü çoluk-çocuk, kadın-erkek, yaşlı-genç demeden öldürdüler.

Gemi azıya alan PKK, Kürt çocuklarını nurlu aydınlık ufuklara taşıyan, nurlu yolu gösteren, onlara uygarlık yolunu açan öğretmenleri kadın erkek demeden katlettiler.

Gemi azıya alan PKK, Doğu ve Güney Doğuya uygarlık getirmek için çabalayan devletin yatırımlarını benimsemediler, kabullenemediler görevlileri katlettiler, iş makinelerini yaktılar, perişan ettiler, milyar dolarları kül yaptılar.

Gemi azıya alan PKK, çocukları aydınlık yarınlara taşıyacak, onları en iyi şekilde eğitip yetiştirecek okulları yaktılar, yıktılar.

Gemi azıya alan PKK, sınır boyunda nöbet tutan askerlere pusu kurup öldürdüler, sınırı yolgeçen hanına çevirdiler.

Gemiye azıya alan PKK, PTT araçlarını, PTT binalarını soyup, kasaları boşalttılar, korumasız görevlileri katlettiler.

Gemi azıya alan PKK hiç boş durmadı, intikam duyguları, kan emiciliği ile tatmin olma yoluna gittiler ve üst rütbeli komutanlara suikast yaparak öldürdüler.

Gemi azıya alan PKK, hiç acımadan, insani duyguları hiçe sayarak yol kesip 33 savunmasız askeri öldürdüler…

Gemi azıya alan PKK, intihar eylemleri ile ortalığı kan gölünü çevirdiler, onca güvenlik görevlisinin ve sivilin ölümüne neden oldular.

Gemi azıya alan PKK, siyasallaşıp meclise girdi ve dokunulmazlık zırhına sığınarak bu kutsal meclisin çatısı altında kinlerini kustular, ülkenin manevi değerlerini inatla yerdiler, eleştirdiler, aşağıladılar.

Gemi azıya alan PKK, iç hesaplaşma ile birbirlerini vurdular ama yalan dolanla,  çirkefliği yapanın Türk polisi ve askeri olduğunu söylediler.

Gemi azıya alan PKK, otobüslere saldırarak yaktılar, günahsız onca insanın ölümüne neden oldular.

Gemi azıya alan PKK, akla hayale gelmeyecek kadar büyük imansızlıkla AVM lere bomba atarak onlarca günahsız insanı katlettiler.

Gemi azıya alan PKK, sigara kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı ve ticareti yaparak hem ülke gençlerini, hem de dünyayı zehirlediler, kazandıkları paralarla silah alarak Türk halkına ve askerine karşı kullandılar.

Gemi azıya alan PKK, köylüye, kasabalıya, şehirliye korku salıp, kepenk kapattırdılar, düğünleri, dernekleri propaganda merkezleri olarak kullandılar.

Gemi azıya alan PKK, tokat vurulmadı değil, vuruldu ve bir zaman çözüldülerse de basiretsiz yöneticilerin duyarsızlığı nedeni ile yine toparlandılar.

Basiretsiz yöneticilerin sayesinde sıfıra kadar düşen PKK eylemleri 2002 den sonra tekrar gelişti, çoğaldı, tehlikeli hale geldi. Hükümet “Ben yaparım” diyerek hiç yokken bu azılı terör örgütü PKK ile temasa geçti, yurt içi ve yurt dışı temaslarla çare arama yollarını tartıştılar… Belki de buldular.

Hükümet beklenmedik şekilde bir tez attı ortaya: AÇILIM… Yani Kürtlerle görüşülecek, onların istekleri dinlenecek, yerine getirilmeye çalışılacak ve ortak bir noktaya gelinecek! Açılımla ilgili görüşmeler yapıldı, isteklerinin bir çoğu yerine getirildi ama kanlı katiller topluluğu doymak ve tatmin olmak bilmediğinden yeni yeni isteklerle meydana çıktı…

Gemi azıya almış PKK ‘nın sivil temsilcileri ikna edilmeliydi. Ancak önce Türk toplumunu, sağduyu sahiplerini ve aydınları ikna etmek gerekiyordu. Bu yola başvuruldu ama beklenen desteği bulamadılar. Yandaş basın dışında kendilerine destek veren olmadı. O zaman, halkı ikna etmenin yolları arandı ve bula bula AKİL ADAMLARI buldular. Yani seçilecek akil adamlar, Türkiye’yi dolaşacak ve halkı açılım için ikna edecek.

Eski Başbakan şimdi Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın, tespit ettiği AKİL ADAMLARI isim isim açıkladıktan sonra Türkiye yedi bölgeye ayırarak Akil Adamları görevlendirdi.

Görelim, gemi azıya alan, kanlı katiller topluluğu PKK ‘yı, Türk halkına anlatacak, sevdirecek, ya da benimsetecek Akil İnsanlar kimlerdir:

İşte akil insanlardan bir kısmı: Rıfat Hisarcıklıoğlu, Lale Mansur, Kadir İnanır, Nihal Bengisi Karaca; Can Paker, Sibel Eraslan, Abdurrahman Dilipak, İzzettin Doğan; Tarhan Erdem. Avni Özgürel, Arzuhan Doğan Yalçın, Hasan Karakaya, Hilal Kaplan, Fehmi Koru, Baskın Oran; Yılmaz Ensaroğlu, Kezban Hatemi, Murat Belge, Etyen Mahçupyan, Ahmet Taşgetiren, Doğu Ergil, Mustafa Kumlu; Deniz Ülke Arıboğan, Mustafa Armağan, Ali Bayramoğlu, Hayrettin Karaman, Hülya Koçyiğit, Yücel Salman; Oral Çalışlar, Kürşat Bumin, Yusuf Şevki Hakyemez, Bendevi Palandöken, Fatma Benli, Orhan Gençebay….

İşte AKİL ADAMLAR’dan bazıları bunlar… İyi mi? Mutlak başarılı olurlar denildi ve işe başladılar, her gittikleri şehirde, ilçe de tepki ile karşılandılar, tasvip görmediler. Halkı uyutamadılar. Şak şakçıları olmadı değil oldu ama onlar efendilerinden emir alan ve mideleri ile siyasi oluşuma bağlı kişilerdi, onların gayreti de tutmadı.

Eeee işler sarpa sardı, olay patladı. PKK ile gelin görümce dalaşması devam ederken, sınır komşuları ve dost devletlerle anlaşmazlıklar meydana geldi ve işler karıştı. Komşularla ters düşüldü, olaylar arka arkaya geldi. Kanka-kardeş olarak kabul edilen Esad gözden düştü ve ona tavır alındı, mezhepçilik öne çıkarılarak önemli bir çirkefliğin içine girildi. Irak, Suriye sınır komşularımızın sorunlarının çözümüne yardımcı olacak yerde onlara karşı tavır konuldu. Dost ve komşu ülkelerdeki ayrılıkçılara, destek verilerek yanlış politika izlendi. Beşar Esad düşürülemeyince kanlı terör örgütlerinden IŞID devreye sokuldu. Emperyalist güçlerin oyununa alet olundu ve kanlı katiller sürüsü olan IŞID’da destek verilmeye başlandı. Ama bu terör örgütü, insan öldürme örgütü olarak ortaya çıktı. Yaşlı-genç, çoluk-çocuk, kadın-erkek demeden yakaladığının başını keserek İslaml’ı da Müslümanlığı da rezil kepaze etti.

IŞID’ın yaptıkları kabul görmedi. Ama çok güçlüydü, kimseyi dinlemiyor, vurup kırmaya devam ediyordu. Beşer Esad’ı düşüremedi IŞID, beklide bir oyundur düşürtmediler. Bu kez Kobani üzerine gittiler. Bu defa Kanlı Katiller topluluğu PKK  feryat etmeye başladı. Kobani’ye yardım edin diye. Yani Türkiye’den PKK yardım istiyordu. Dünya ayağa kalktı. Görüşmeler yapıldı. Dün binlerce Türk insanını öldüren katiller topluluğuna yani PKK ya yardım edilmesi benimsendi. Yardım ve destek nasıl olacaktı, bunlar görüşülürken IŞID Kobani üzerine yürüdü, öldürmeler, vurup kırmalar, kafa kesmeler başlayınca Kürtler evini barkını bırakıp Türkiye topraklarına girerek sığınma istediler. Binlerce insan sınırdan içeri alındı, belli yerlere yerleştirildi, artık onlarla ekmeğimizi bölüşüyoruz (Biz Türkler bu paylaşıma alışığız).

Kanlı örgüt IŞID Kobani’ye yani Kürtler üzerine saldırınca Türkiye’de kızılca kıyamet koptu. PKK ayaklandı, ülkenin her bölgesindeki Kürtlerin büyük bir bölümü de protesto gösterilerine başladılar. Türkiye’yi savaş alanına çevirdiler. İşyerlerini yakıp yıktılar yağmaladılar, Atatürk Heykellerini yaktılar, yıktılar, askere-polise mermi ve Molotof kokteyli attılar. İçi yolcu dolu belediye otobüslerini acımasızca yaktılar.Türkiye’nin dört yanındaki protesto gösterileri ve karşı gösteriler halkı karşı karşıya getirdi. Israrla polislerin üzerine gidildi ve çatışmalar sonucunda 39 kişi öldü. 150 den fazla insan yaralandı ve 3500 bina yıkılıp yakıldı.

Meclis toplandı IŞID’a karşı hareket edecek ABD’lerinin istediği desteğin verilebilmesi için tezkere görüşüldü ve kabul edildi. Türkiye artık IŞID’a karşı savaşacak güce katılacak, destek verecekti…  İstenirse Türk askeri de savaşın içinde olacaktı (!)

Oysa Türk halkı, askerinin bu savaşa girmesini istemiyor. Bu savaş bizi ilgilendiren bir savaş değildi. Kapılarımızı açtık, ekmeğimizi bölüşüyoruz ya bu yeter diyordu. Türk halkının bir tek isteği vardı: Türk halkı diyor ki:

AKİL ADAMLAR ne işe yarar…. Madem bu kadar etkin kişiler, madem bu kadar cesaretli ve becerikli kişilerdir. Onlar askere alınsın ve savaş meydanına sürülsün. Büyük becerileri ile birkaç günde Ortadoğu’yu güllük gülistanlık yapsınlan!

Bir diğer istek ise; “KEFENİMİZİ GİYİP GELDİK” diyen AKGENÇ’lerin acilen silah altına alınarak destek birliği olarak, AKİL ADAMLARLA birlikte IŞID’a karşı savaşmak üzere Kobani’ye gönderilmeleridir.

İlahi gemi azıya almış olan PKK,  sövmeye, öldürmeye, yakıp yıkmaya devam ettiğiniz Türk halkından yardım istemeniz sizi küçük düşürüyor, yapmayın bunu, etmeyin, siz kendi başınızın çaresine bakarsınız.  Binlerce annenin bedduası sizi boğacak, bunun farkında olmanıza rağmen, mecliste ve her platformda Türk Hükümetinden yardım istemeniz hiç de inandırıcı değil, akıllı bir iş değil… Faşist TC diye yuhaladığınız, namusu olan bayrağını yaktığınız, manevi direği olan Atasının heykellerini yıktığınız bir devletten nasıl yardım dilenirsiniz ki? Yapmayın, etmeyin, ayıp oluyor. Size yakışmıyor…

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)