“Midyeci Ahmet” şöhretine şöhret katan bir iş yeri. İyi isim yaptı, iyi mal üretiyor ve satıyor. O kadar isim yaptı ki İstanbul’un değişik yerlerinde birkaç şubesi var, son şubesini beş on gün önce Sarıyer’de açtı. Hayırlı işler dileriz…

Midyeci Ahmet’e bu kadar ilgi gösterilmesine karşın, midyecilere neden gereken ilgi gösterilmiyor, neden zorluklar boğuşmalarına bir çare aranmıyor. Neden güç koşullar altında çalışıyorlar. Rumelikavak limanına inerken sağ yamaç altı meşhur 31 Bayırı Mesire yeri olarak tarihte namlı bir yerdi. Zamanla mesire kapandı. Son 40-50 yıldan beri bu alana midyeciler yerleşti ve çok kötü koşullar altında midyecilik yapıyorlar.

Midyeyi denizden çıkaranlar ayrı, midyeyi ayıklayanlar ayrı. İki ayrı işkolu denilebilir. Öylesine ki, ayıklanan midyeler Türkiye’nin her yanına gönderilebiliyor hatta yurt dışına bile. Öylesine ki midye kabukları bile değerlendiriliyor ve yurt dışına ihraç edilerek döviz girdisi sağlanıyor. Hal böyle iken dertleri boylarını aşmış ama ilgilenen yok…

İstanbul’da midyecilik Romanların tekeli altında. Yaz kış, sıcak-soğuk demeden denizde çalışıp duruyorlar. Artık eskisi gibi istedikleri şekilde avlanamıyorlar, bir düzen içinde av yapıyorlar. Midyeleri temizlikçilere veriyorlar. Onlarda ayıklama işlemini yaparak satışı sunuluyor.

Hem midye avcılarının hem de ayıklayıcı işçilerin pek çok derdi ve sorunu var. Kapalı alanları doğru dürüst yok. Varsa da per perişan. Çalıştıkları alan sağlıklı değil, temizlik gereği gibi yapılamıyor…

Aslında modern bir yapıya sahip olabilirlerdi. Hatta binaları da vardı ama her halde tamamlanamadı. Şimdi B.Ş.Belediyesi ile Sarıyer Belediye Başkanlığı aynı partide. Uyum sağlamak daha kolay olur. Sorunların giderilmesi o kadar zor olmasa gerek. Önemli olan halka temiz mal sunabilmek. Kaç iş yeri var. her birine ihtiyaçlarına yanıt verecek kapalı mekan tahsis edilebilir. Kiraya verilebilir, diğer ihtiyaçları karşılanabilir, çalışanlar sosyal güvence altına alınabilir. Bu da hayatlarına önemli bir gelişme olur.
Aklıma geldi de yazdım, dikkate alınırsa iyi olur diye düşünüyorum.

İbrahim Balcı