Son Dakika Haberler

SARIYER LİGE İYİ BAŞLADI

SARIYER LİGE İYİ BAŞLADI
Okunma : Yorum Yap

Sarıyer Ligini ikinci yarısına üç puanla başladı. Rakibi ligin son sıralarındaki Ü.  Anadolu idi, zor bir maç oldu ve 1-0 lık sonuçla kazanan Sarıyer oldu…
 
Sarıyer adına sonuç iyi, puan iyi ama futbol olarak yine beklenen sahaya yansıtılamadı.  Ara transferde pek çok futbolcu kaybedildi. Buna karşın üç yeni isim alındığı görüldü. Üçü de kalitesi bilinen isimler. Sarıyer’e yararlı olacakları kesin… Bir Oğuz Dağlaroğlu’nu takdir etmemek, bir Hakan Soylu’yu başarısız görmek olası değil. Ergün ise Eyüp’ten tanıdığımız bir isim… Yeni transfer yapılan üç futbolcuya da bu maçta yer verildi. Yerlerini yadırgamadılar.
 
Maça gelince; rakip takım maça müthiş bir hırsla başladı ve oyuna ağırlığını koydu ve ilk on dakika içinde Sarıyer kalesi önünde göründü. Ne var ki ilk tehlikeli atağı 11. Dk. yapan Sarıyer oldu… Bu dakikadan sonra Sarıyer oyun üstünlüğünü ele geçirdi ve 15’ci Cemre’nın nefis golü ile 1-0 öne geçti… Bu golden sonra Sarıyer oyuna tamamen hâkim oldu… Hâkim oyununu ikinci yarıda da devam ettirmesine karşın başka gol atamadı. Bunda sahanın ağırlığı, devamlı yağmur yağmasının da etkisi vardı. Sarıyer maçı ilk yarıda attığı golle 1-0 kazandı ve çok kıymetli üç puanı alarak puan cetvelinde 4’cülüğe yükseldi.
 
Sarıyer eskiye oranla daha disipline olmuş göründü. Mustafa orta sahaya hareketlilik getirmiş, Bartu ileri geri çalışması ile ileride büyük işler yapacak havasını verdi. Tahir yerini sevmiş gibi, Cemre’nin kalitesi belli, en azından iki gol daha atabilirdi. Barış eski barış değil, toparlanması gerekir, çünkü bu takım ondan çok şeyler bekliyor. Sabutay, Cihan savaşçı… Sabutay biraz şalsı olsaydı takımına bir gol kazandırabilirdi. Eray, Serkan, Berkay ağır sahada boğuşup durdular. Maç boyu Sarıyer savunması fazla zorlanmadı. Zira rakip takım zaman zaman etkili atak yapar gibi göründü ise de gol atacak ayaklardan yoksundu, istediğini alamadı.
 
Mevsim kış, havalar çoğunlukla yağışlı olacak, buna göre sahanın ağır olacağı için verilecek mücadele çok daha zorlu geçecek. Bunun bilincine sahip olan bir takımın yaratılması gerekir.
 
Ligde takımlar arasında büyük kalite farkı yok. Hatta çok az var. Bu durum dikkate alınırsa rahatlıkla Sarıyer’in şampiyonluk mücadelesini devam ettirebileceğini söyleyebiliriz. Yeter ki maça asılsınlar, adam sende demeden oynasınlar, hata yapmaktan kaçsınlar.Aradaki puan farkı sadece 8… Liderin iki maç kaybetmesi demek diğer takımlarla aynı hizaya gelmek demektir. Sarıyer’in ilk dört maçı kolay maçlar. Ü. Anadolu, Pendik, Bayrampaşa ve Pazarspor.  İlk maçını kazandı, diğer maçlarını da kazanması halinde (İlk devre maçlarında kazanmıştı) dört maçlık bir seri yakalar ki bu da üst sıralardaki takımların puan kaybetmeleri halinde Sarıyer’i puan cetvelinin ilk sıralarına taşır. Kadroya bakıldığında bunun gerçekleşeceği inancına varıyoruz. Çünkü Sarıyer’in kadrosu diğer takımların kadrolarından asla kalitesiz değil, hatta çok daha iyi… Yeter ki eldeki Mehmet Birinci Hoca, kumaşı en iyi elbise yapabilecek şekildekullanılabilsin… Yılların teknik adamı Mehmet Birinci Hoca’nın bunu gerçekleştireceğine inanıyorum. Ama tabii ki ön koşul yine de maddiyatın varlığına bağlı… İhtiyaçlar karşılanmadıkça, gerekli ödemeler (taksitler ve maç başları) yapılmadıkça, beklenin gerçekleşmesi hayal olabilir.
 
Bütün Sarıyerlilerin özlemi bu! Başarılı olmak, bir üst lige çıkmak! Nasıl olacak? Elbette ki birlik ve beraberlikle olacak. Bunu sağlamak herkesin görevidir. Bu temin  edilemediği takdirde, avuç içine kadar gelen kuş kaçabilir.
 
Hakemler de futbolcular gibi saha şartları ile boğuştu. Fazla hata yapmadılar, ancak orta hakem Veli Karakay zaman zaman olduğundan fazla toleranslı davrandı.
 
Seyircilere gelince maçın başından sonuna kadar anormal bir şekilde takıma destek verdiler. Gerek Beyaz Martı Grubu gerekse diğerleri örnek hareketlerle takdir topladılar… Sahada Ü. Anadolu kulübü taraftarları yoktu. Yıllar önceki maçın etkisi hala devam ettiği için maça gelmediler. Artık Sarıyer taraftarlarına bir iş düşüyor; var olan bir husumeti, kini unutup, 1940’ylı yıllardan beri ezeli rakip olarak dostça davranan iki kulübün taraftarlarının da bir araya gelerek geçmişi unutmalarını sağlamalıdırlar. Sadece Ü. Anadolu ile değil. Eyüp ile de aynı şey yapılmalı ve dostluk köprüleri kurulmalıdır. Karagümrük Örneği ortada. Diğer kulüplerle de neden bu dostluklar kurulmasın?
 
Neredesiniz tribün liderleri… Haydi görev sizin, temasa geçin rakiplerle, önemli olan heyecana esir olmak değil, gerçeği bulmaktır. Arayın bulun gerçek olanı bu görev sizin…

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)