Bildiğiniz gibi, devlete geçen günlerde en çok vergi borcu olan mükellefler açıklandı.
Bu rakamlara göre, 1 milyon liranın üzerinde vergi borcu bulunan mükellef sayısı bir yılda yüzde 51’lik artışla 31 bin 56’dan 47 bin 32 kişiye yükseldi.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından açıklanan 31 Aralık 2018 tarihi itibarıyla vadesi geldiği halde 30 Haziran 2019 tarihi itibarıyla ödemesini yapmayan vergi mükellefleri listesinde kişi sayısı, bir yıl önceki listeye göre 15 bin 976 arttı.
Bu yılki listenin ilk sırasında 1 milyar 462 milyon liralık borçla Nursan Metalurji Endüstrisi A.Ş. yer aldı. 1 milyar 360 milyon liralık borcuyla Mustafa Akyol ikinci, 1 milyar 189 milyon lira ile Uluslararası Akaryakıt Dağıtım Ltd. Şti üçüncü, 1 milyar 181 milyon lira ile Affan Havacılık Akaryakıt Turizm San. ve Tic. A.Ş. dördüncü, 1 milyar 125 milyon lira ile Öztürk N-F Gres Madeni Yağ ve Kimya San. Tic. Ltd. Şti beşinci sırada yer aldı.
“Vergi mükellefleri, devletin tatil izni, hastalık izni ve resmi izni olmayan çalışanlarıdır diyebiliriz.”
Listedeki büyük artışın nedeni 17 yılda çıkarılan 9 vergi afları hem sistemdeki diğer problemlerdir bunlara ilave olarak ta yaşanan ekonomik sıkıntılardır. Vergi afları hemen vergi mükelleflerine hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın vergi tahsil kabiliyetine zarar vermektedir bunu bu yukarıda açıklanan rakamlar ile gayet net görebilmekteyiz.
Mükelleflerin zamanında ödeyemediği vergi borçları için uygulanan gecikme zammı/faizi oranının bir yılda yüzde 78.5artışla aylık yüzde 1.4’ten yüzde 2.5’e yükselmiştir eğer aciz durumda iseniz ödeyecek gücünüz yoksa yapılandırmaları tercih etmeyebilirsiniz yapılandırmalar 5 yıllık zamanaşımı süresini yenilemektedir. Yani taksitlendirme dilekçelerinin imzalanıp vergi dairesine verilmesi halinde 6183 sayılı yasanın 103’ncu maddesinin 11’nci bendine göre zamanaşımı yeninden başlamaktadır. Bu da mükellefleri kısır bir döngüye sokmaktadır, ödeme gücü olmayan vergi mükelleflerin taksitlendirme yapmamaları yararlarına olacaktır diyebiliriz.Ayrıca şuan çoğu kişinin yanlış bildiği vergi dairesi memurlarının cebinden yatırdığı bu 1 tl gibi cüzi ödemeler de bu zamanaşımını kesmemektedir.
Öte yandan vergi mükelleflerinin haklarını savunan üst bir kuruluş maalesef ülkemizde mevcut değildir. Belki de bu sistemdeki en büyük eksikliklerin başında bu durum gelebilir. Yurt dışında devlet destekli bu görevi üstlenen kuruluşlar devlet ile mükellef arasındaki uyumun sağlanması ve daha adil bir vergi sistemi için çalışmalar yapmaktadır.
Bence şu anki vergi sistemini yenilemek için yapılabilecek en başarılı girişim, sistemi toptan kaldırıp, yerine yenisini getirmemektir.
Devlet, ekonomik kalkınmanın önündeki engellerin kaldırılması için, mükellefler üzerinden vergi yükünün azaltılması gerekmektedir. Harcamaların finansmanı için, başta bankacılık sisteminin rantlarını kendisi almanın yoluna gitmelidir. Petrol, doğalgaz ve madenler başta olmak üzere yeraltı ve yerüstü kaynakların millileştirilerek çıkarılması ve işletilmesi konusunda köklü adımlar atılmalıdır. Bunlarkararlılıkla yapıldığında bulunduğu coğrafyada yükselen ve yıldızı parlayan bir güç olarak ortaya çıkacaktır.
Vergi Mükellefi Savunucuları Derneği Genel Başkanı Mehmet Kaynak
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)