Kanaatim odur ki, tüm yaşanılanlar siyasetin perde arkasındaki yüzü değildir.
Bir prestij davası yaşanmaktadır. Sarıyer siyasetini kimsenin germeye hakkı yoktur, olmaması lazımdır, yakın gelecekte kimin kiminle siyaset yapacağı, masalara oturacağı hiç belli olmaz, önemli olan kırmadan çözüm bulmaktır.
Bugün yaşananlar bir hukuk mücadelesidir, sonuç olarak partinin reel ölçülerde yönetilmesidir, Eğer ki, üzerine biraz bir şeyler eklemeye kalkıştığınızda suistimal kaçınılmaz olacaktır. O zamanda yeni doğrular değil, yeni yanlışlar üst üste eklenecektir.
Eski ilçe Başkanı şahsi davası olarak kabul ettiği bir konuyu, kendi yönetiminde bulunan bir avukata davası ile ilgilenmesi konusunu açmıştır. Dava kabul edilmiştir.
Bunu siyasi hareket olarak algıladığınızda farklı bir siyasi kanat olarak kabul ettiğinizde, kaybedenlerin kimlerin olacağı bilinmektedir, zorlama ile muhatap olunan hareket, siyasi boyuttan çıkıp hesaplaşmaya dönmemelidir.
Sarıyer siyasetinde herkes aynaya bakmakta ve aynadaki insanı çok namuslu görmektedir.
Oysa kimin ne kadar “ Siyasi Orospu ” olduğunu burada ben dahi yazmak istemiyorum. Yani durum ve açıklamalar insanların ben sizden daha iyi bilirim mücadelesini aşmaktadır.
Dikkatimi çeken farklı bir durum yaşamaktayım.
Av. Necati Yıldırım dava vekilidir. Serdar Sarıoğlu’ nun Avukatı dır. Görevden alınan Yönetim Kurulu üyesidir. Mehmet Deniz Yönetiminin göreve başladığı dönemde yaşanan “Genel Seçimlerde” CHP Sarıyer İlçesinin Hukuk Kurulu Başkanıdır. Uzun müddet devam etmiştir. Şu an devam ediyor mu? bilmiyorum.
Kayyum davası, düşünüldüğü gibi bir siyasi kanat hareketi değildir. Siyasi hukuk davasıdır. Tüzük şartlarına uyma davasıdır. Yani bir parti üyesinin açmış oldu davadır. Çünkü görev bitmiştir. Eski yönetimle bir ilgisi bulunmamaktadır. Neden?
Çünkü kayyum davası demek! Görevden alınan eski Başkan ve Yönetim kurulunun tekrar göreve iadesi için açılmamıştır. Kayyum davası tüzük ihlali için açılmıştır. Bunu herhangi bir parti üyesi dahi açabilir.
Av. Necati Yıldırım konusunu yeniden düşünelim. Davacı vekili olduğundan tepki alan Avukat, aynı zamanda Mehmet Deniz’in listesinden Zekeriyaköy delegesi olmuştur. Mahalle delege görüşmelerinde bulunmuştur. Yani siyasi bir kanat hareketi değildir.
Aynı zamanda yaşanan Zekeriyaköy de “Gizli Sandık” olayında ve Uskumruköy de “Gizli İmza” olayında bilakis tarafımdan çağrılarak rapor tutturulmuştur. Maalesef bu durumlarda günah keçisi Avukatlar olmaktadır. Oysa yapılan işlemler tüzük gereğidir. Partili olarak iş takibi yapılmaktadır.
Sarıyer siyasetinin altından çok sular geçmiştir!
Sayın Serdar Sarıoğlu, Yönetim Kurulu arkadaşlarımın “iade-i itibarını” geri istiyorum derken elbette siyasi çıkıştır. Lakin gerçekler farklıdır. Son yönetimde bulunan 14 kişi ile yollar ayrılmamış mı?dır.
Herkesin geçen zamanda çok farklı siyasi kulvarlar da bulunması elbette kaçınılmazdır.
Sarıyer siyaseti kendi içinde zengin ve ayrıcalıklıdır.
Son yönetimde bulunanlar farklı görevlerde bulunmuş ve içlerinden siyasi liderler ve önderler çıkmıştır. Yerel seçimleri Çok farklı kazanmış profesyonel kadrodur. Bugün gelinen noktada Serdar Sarıoğlu yönetiminde görev almış ve bugün adı İlk Kongrede Başkan adayı olarak geçen üç kişi vardır. Bu kişiler zaten bilinmektedir. Yeni delege çalışmalarında aktif olarak çalışmaktadırlar.
Lakin Başkan adayları hangi koşulda bir araya gelir bunları ilerde değineceğim.
CHP Sarıyer ilçesi üyelerinin. Önce delegelik kavramını tam olarak bilmesi gerekmektedir. Parti üyeliğinin bilincini öğrenmesi lazım. Bugün çok az parti üyesi tüzükten haberdardır. Yöneticilik yapmış olup parti tüzüğünden bir haber insanlar vardır. Maalesef bu partinin temel sorunudur. Kimseye bir şey öğretilmemiş ve hep bir bilen aranmış. Az bilenler lider olmuş. Çok bilenler ise siyasi geleceklerini garanti altına almış “duayen” olmuşlardır.
Partili insanların, yaşananları siyasi bir kanat hareketi olarak algılaması veya algılatılması yanlıştır.
Hiç kimse birbirinden daha iyi partili değildir. Herkes Cumhuriyet Halk Partisine hizmet etmek için çalışmaktadır. Bu bir yarıştır. Hizmet yarışıdır. Partimizin özü neticesinde çok liderler ve pek çok önderler çıkmaktadır.
Unutulmamalıdır ki, “Eski Gençlik Kolları ve Yeni Gençlik Kolları” diyerek kendilerini duayen sayan insanların aralarını bozduğu ve farklı kanatlar oluşturduğu bu gençler, yakın zamanda bir araya geldiklerinde “ sidik yarışını bıraktıklarında” Sarıyer’deki en güçlü kanat olacakları kaçınılmazdır. Bu yüzden sürekli görevde olan insanlar gençleri kullanmakta ve aralarına nifak sokmaktadırlar. Bir yandan dost gözükmektedirler. Bir yandan kullanmaktadırlar. Çünkü 10 yıl öncesine kadar 35 yaş üstü kimse CHP Sarıyer İlçe Başkanı olmamıştır.
“Gençleri, Sakın uyandırmayın. Yoksa hepiniz yok olup gideceksiniz”
Bugün kayyum kararını telefi etmek ve kararı engellemek için hukuk mücadelesi yapılmaktadır doğal olarak. Lakin. Bu mücadelede işin farklı sebep, koşulları ve alternatifleri de vardır. Sonuç ne çıkarsa çıksın Olağanüstü Kongre dahi olmuş olsa. Çok kısa zamanda Olağan Kongre yaşanacaktır. CHP Sarıyer ilçesi yeni bir yönetimle Yerel seçimlere hazırlanacaktır. Siyasi etrikalara gerek duyarak partililerin tepkilerini almamak gerekmektedir.
Kimin daha namuslu olduğunu görmek için artık aynaya bakmayada gerek yoktur.
Tencere dibin kara, Seninki beden kara.
Mustafa BALCI.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)