Son Dakika Haberler

SARIYER’DE KÖŞK VE KONAK -3-

SARIYER’DE KÖŞK VE KONAK -3-
Okunma : Yorum Yap

Sarıyer’de köşk, konak ve yalı özlenen, her zaman
istenen bir mekânlardır. Bu mekânlara kim sahip olmak istemez. Yazın
bir başka, bahar aylarında bir başka, kışın ise bir başka havası
vardır bu mekânların. İşte bu mekânlardan Sarıyer’de hala hayata
direrler var. Tabi zamana yenik düşenlerinde sayısı az değil.
Bahsedelim bir kaçından:

SARIYER’DE KÖŞK VE KONAK -3-

Kırmızı Köşk, Kudret Bey’in köşkü olarak bilinir.
Kudretulluh Efendi ile Taraftar sokağın kesiştiği yerde idi yakın
zamana kadar. Çok uzun yıllar boş kaldı. Kırmızı boya ile boyatılmış
olduğu için Kırmızı Köşk olarak bilinir. Üç katlı, hayli büyük bir
köşktü. Son yıllarında bekçisi de yoktu. Bir gün arandığımı
söylediler. Kafeteryaya gittim iki bey beni sormuş, gösterdiler
tanıştık, konuştuk. Kudret Beyin torunu imiş, yurt dışında yaşıyormuş,
köşk hakkında bilgi sahibi olduğum söylenmiş kendilerine. Fazlaca bir
bilgim olmadığını söyledim. Bu gör üşmemizden çok geçmedi bir iki yıl
sonra bina muntazam şekilde yıktırıldı, tehlikeli pozisyon ortadan
kalktı henüz bir bina inşa edilmedi yerine.

Ketenciler Köşkü Sarıyer Bayır sokakta bulunmaktadır.
Sahibi Takalar Kumandanı Ketencioğlu Hacı Yakup Ağa idi. Aileleri R.
Feneri’nde iken, işlerinin takibi için Sarıyer’de oturmaları gerektiği
için bu köşkü satın almış (yaptırmış mı tam öğrenemedim). Bu köşkün
bir ismi de Cihannumalı Köşktür. Çatı katında cihannuması vardı. Hacı
Yakup Ağa son yıllarını cihannumada oturarak geçirdi. Bu yükseklikten
Sarıyer’i ve Boğaziçi doyasıya seyretti. Hacı Yakup Ağa Milli
Mücadele’nin önemli kahramanlarından biriydi. Silah, cephane ve
aydınların kaçırılması sırasında görev yaparken doksan yaşa yakındı.
Buradan dört evladı ile birlikte İngiliz Bennet tarafından gözaltına
alınıp Kroker Otelinin zindanına atıldılar. İşkence gördüler, ser
verdiler sır vermediler. Zafer sonrasında da İstiklal Madalyası ile
ödüllendirildi. Ne var ki bir süre geçtikten sonar bu görkemli bina
satıldı. Büyük onarım gördü halen kullanılıyor.

Dursun Fakih Sokaktan girildiğinde Kudretullah Efendi
sokağa girilmiş olur. Bu sokakta ki Tahsin Paşa Köşkü, iki katlı ve
bahçe içindedir. Mükemmel onarım görmüş, her zaman iyi bakılan
tertemiz bir köşk olarak kullanılıyor. Köşke Tahsin Paşa köşkü
deniyor.

Daha önce de ifade etmiştim. Dursun Fakih Sokak,
ekabiranın bulunduğu bir sokaktır. İlim adamları, bilgiçler ve mevkii
sahibi kişiler çoğunlukla bu sokakta ikamet ederler diye. Bu sokağa
çarşı içinden girildiğinde yüz yüz elli metre sonra karşımıza Hakkı
Paşa Konağı çıkar. Bir yanı bahçe olan bu büyük konak zamanla
bölündü. Halen ayakta ama yaşıyor mu yaşamıyor mu görenler karar
versin. Bu konağın önemli olmasının nedeni; milli mücadele
kahramanlarından “Kavaklı Fevzi”nin yani Mareşal Fevzi Çakmak’ın,
konakta ki “Özel Hayriye Mektebi” inde ilk okulu okumasıdır.
Sarıyerlilerden Sabri Uysal (Bakkal) ve Yusuf Erbaş da bu okuldan
mezun olmuşlardır. Gönül ister ki Mareşal Fevzi Çakmak gibi birinin
okuduğu okul binası aynen korunabilsin. Ama nerede?

Kasap Tevfik Efendi’nin Konağı, köşkte diyorlar. Ortaçeşme
Caddesi üzerinde olup Çobanoğlu Köşkünün elli metre kadar
ilerisindedir. Mükemmel bir binadır. Tevfik Efendinin ölümü ile
konak/köşk Nimet ve Hikmet isimli iki kızına kaldı. Bu hanımların
beyleri subay olduğu için değişik yerlerde görev yaptılar ve
köşkte/konakta fazla oturamadılar. Köşk devamlı kiracı ağırlamakla
yaşlandı. Bu arada bir süre bu köşkte Anayurt Oteli gibi filmler
çekildi. Bilahare köşk FETO çetesinin eline geçti ise de binaya el
konuldu ve hazineye intikal etti. Sarıyer Müftülüğü tarafından bir
süre çok amaçlı olarak hem kullanıldı, hem de mükemmel onarılarak eski
görkemli haline getirildi. Ne var ki yakın zamanda Hazine tarafından
satıldı ve cebi sağlam olan birileri tarafından satın alındı ama hala
müftülük birimlerinden biri burada görev yapıyor.

Çok önemli köşklerden biri Yenimahalle Pazarbaşındaki
Haydar Doğ Köşküdür. Jandarma Karakolu yanındadır. Köşkün ne zaman
yapıldığı ve kimin yaptığı konusunda bilgim yok sahibinin Haydar Doğ
olduğunu biliyorum. Köşk mükemmel bir köşk! Rahmetli Haydar Doğu milli
mücadele sırasında çok genç yaşta Kuvayı Milliyede görev aldı. Rumeli
Müdafaayı Milliye üyesi olarak çalışırken Anadolu Müdafa-i Milliye ile
birleşti ve bu çatı altında mücadelesini sürdürdü. Milli Mücadele
zaferle sonuçlanana kadar kelle koltukta mücadele verdi. Sonuçta
Yenimahalle’deki köşktün aldı (veya babadan kaldı). Bu köşkte uzun
yıllarını hatırlayarak yaşadı. Köşk varislerine kaldı. Uzun bir süre
varisleri tarafından kullanıldıktan sonra satıldı ve satın alan
eskisine sadık kalarak köşkü harika bir şekilde yeniledi ve mimari
oyarak önemli bir eseri kültürümüze kazandırdı. Haydar Bey olduktan
sonra unutulmamış ve iki Sokağa Haydar Bey ve Haydar Efendi Sokağı adı
verilerek ismi yaşatıldı.

İbrahim Balcı

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)